Ben de geçen ay, buna hammadde vermemeye yemin ettim. Buna engel olmak için önce oyundaki ilk taktiği kullandım... Travian köy merkezinin sempatik binası Merkez binasından, Hammadde Deposu ve Tahıl ambarlarının seviyelerini sıfırladım. Tek sığınağım vardı. Bu nedenle, ikisini de sıfırlamadan hammadde yağmalatmamam mümkün olmayacaktı. İkinci bir sığınak kurdum köye bir günde... Tabi altın kullanarak inşaatı hemen bitirdim.
İkinci Sığınak bittikten sonra tekrar Hammadde deposu ve Tahıl ambarını ikinci seviyelerine getirdim. Tabi bu arada hammadde depolarım ve tahıl ambarımın kapasiteleri yeterli hammadde miktarında olmadıkları için ne hammadde alanı ne de bina geliştirebildim. Fakat asker basmaya devam ettim. Nedeni basit, bana her geldiğinde birkaç yavrusunu kesmek... Bir, iki; rakam önemli değil. Önemli olan yağmalanmada gelenlerin hammadde almadan az sayıda bile olsa asker kaybetmesini sağlamak.
Bana saldıran oyuncu Romalı olduğu için, şanslıyım. Cermen olsa, sığınak kapasitesi 1/3 daha az hammadde koruyacaktı. Şimdi hammadde alanlarımı geliştirebilmek için bir sığınak daha kuracağım... Bu adama karşı yapacak başka şey yok. (demeyin sakın, çünkü var: DİPLOMASİ)
Ne mi yaptım? Bir ay boyunca bana her geldiğinde birer ikişer askerlerinin ölmesine yetecek kadar askerimi köyde tuttum gece gündüz. Durmadan kayıp verdirdim ona. Karşılığında hammadde vermedim, eli hep boş döndü. Bu akşam ona bir mesaj yazdım. Üşenmedim, saldırmaya başladığında aldığı hammaddeleri ve kaybettiği askerleri tek tek topladım. Böylelikle etkileyici bir bilanço oluşturabildim.
Travian oyununda en önemli olay diplomasidir. Ben de bilginin gücünü kullanarak bana saldıran oyuncuyu dize getirmeyi planlıyorum. Çünkü askeri açıdan onu alt etmem mümkün değil... Ona yazdığım mesaj aşağıda bulunuyor. Siz de, bükemediğiniz elleri, bu şekilde ikna etmeye çalışmalısınız... Tabi iş lafta kalmamalı, gerçekten zarar ettirmelisiniz. Travian oyununda, her şey hesap kitaptır. Travian oyununda her şey diplomasidir...
İŞTE MESAJIM:
Sana hammadde vermeyeceğim dedim. Öyle de oldu... Şimdi sana geçen aydaki 30 gün boyunca kaybettiklerinin bir hesabını gönderiyorum. Bunu düşmanca algıma sakın. Çünkü bir düşman, sana zararda olduğunu söylemezdi. Neden bunu yazıyorum? Çünkü senin yüzünden hammadde depomun ve tahıl ambarımın seviyesini düşürmek zorunda kaldım. İkinci bir sığınak yaptım, hammadde alanlarımı bir ay boyunca hiç geliştiremedim. Üretimlerim boşa gitti, kahramanım öldü öldü dirildi, 234 tane lejyonerim bir hiç uğruna öldü... Savunma sıralamasında tavan yaptım ki bu benim için bir utanç...
Geçen ay, bana yaptığın ilk saldırılarda, hammadde alabildiğin durumlarda, toplamda 12235 odun, 9627 tuğla, 12720 demir, 9954 tahıl yağmaladın... Son saldırılarının hepsinde elin boş döndün. Bana yaptığın saldırılarında 1 Emperyan, 49 Equites imperatoris ve 10 Equites caesaris kaybettin... Bunların toplam değeri, 32600 odun, 28120 tuğla, 23890 demir ve 6780 tahıl...
Durum ne biliyor musun?
-23765 odun
-18493 tuğla
-11170 demir zarardasın...
2847 tahıl kardasın... Kaybettiğin hammaddeleri pazarda bire bir tahılla değişseydin 53428 tahıl alabilirdin...
Beni bir daha düşünmeni istiyorum. Benle olan bilançon hep senin zararına olacak. Ama daha önce de dedim, ben senin komşunum ve hala iyi niyetliyim... Bu bilançoyu yararına çevirmek hep senin elinde olacaktır.
7 yorum:
çalıştımı bu yöntem?
bence çok mantıklı bir yöntem değil. askerlerini kaçırıp. alakasız saatlerde 40-50 askerle saldırı düzenlemek çok daha mantıklı bence. Hem o kadar imperators ve caesares gönderiyorsa çok az kayıp verir
Açıkçası, bu mesajı yazdıktan hemen sonra bu arkadaştan gelen saldırılar kesildi. Bir hafta kadar, aynı oyuncudan hiç saldırı almadım. Bu adam benim komşum...
Bu oyuncu, geçtiğimiz günlerde yine yokladı. Gönderdiği de 40 kadar emperyandı. O sırada askerlerim köyde değildi, saldırıya göndermiştim. Tekrar saldırabileceğini bildiğim için, hammadde deposu ve tahıl ambarıyla birlikte onlardaki hammaddenin tamamını saklayabilecek büyüklükte sığınak da kurdum. Dolayısıyla onu tekrar eli boş gönderdim.
Tabi bu arkadaşın tekrar 40 emperyanla saldırabileceğini düşünerek, askerlerimi bir süre köyde tuttum. Geldiğinde 40 emperyanının hepsini kestim.
Dolayısıyla Travian'da diplomasinin çalıştığını söyleyebilirim.
sen kendi zararını hiç hesapladınmı ???
Benim zararım, yağmada kaybettiğim 12235 odun, 9627 tuğla, 12720 demir, 9954 tahıl...
Bir de 300-350 kadar lejyonerim gitti...
Bu arada, bu oyuncudan Şubat ayı boyunca hiç saldırı almadım.
Bence bu mesajı yolladığın akıncı pek akıllı değilmiş. Birincisi senin askerlerini başka bir yere göndermen lazımdı. Asker sayından anlaşılıyor ki o dönem fazla gelişmemişsin, akın yapanın askerleri de oldukça fazla. Bu kadar askere rağmen akıncı asker kaybediyorsa yine akılsızlık etmiş. Savaş simülatöründen hesaplaması gerekirdi. Ayrıca yağmalayan açısından pek bir hammadde kayıbı olmaz, çünkü bir kaç köye aynı anda yağma yapabilir bu sayıdaki bir oyuncu ve ciddi ganimet elde edebilir. Fakat, senin bu bilanço blöfünü sanırım çok kötü yutmuş arkadaş.. :)) Diplomasi ne içindir ki zaten tamamen BLÖF.. :)) Akıllıca bir blöf bu arada, tebrikler.. Ancak, yağmalama esnasında askerlerini başka yere gönderseydin bence daha akıllıca olurdu. Çünkü o durumda tek bir asker bile kayıp etmek savunma açısından negatiftir. Belki birkaç köyden destekte isteyebilirdin de..
olaya biraz da pilestiş bakımından bakmak lazım. birkaç gün önce oyuna girdiğimde raslantı eseri saldırı yememe 1.15 saat kaldığını fark ettim. ilk önce bir saat sonra tekrar gelir ve askerlerimi sürekli yağmaladığım bir köye gönderirirm diye düşündüm. hammaddelerin hepsini harcamıştım bu sırada, düşmanın kazanı olmayacaktı hiç. ama sonra dedim ki ben şayet bu herifi yenebilirsem bir daha hiç bulaşmaz bana. ve basabildiğim kadar proteryan bastım düşmanı beklerken. sonuç kılpayı zafer. siz böyle bir durumda ne düşünürsünüz? hem ordunuzun hemen hepsini yitirdiniz, hem de hiç yağmalayamadınız köyümü.
Yorum Gönder